ABD’de dünyanın ilk uçan gökdeleni inşa edilecek
ABD menşeili bir mimarlık firması olan Clouds Architecture “dünyanın bugüne kadar ki ilk uçan gökdelenini” inşa etmek için çalışmalara başladı.
Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte, günümüzde birbirinden farklı gökdelen tasarımları görüyoruz. Dünyanın öbür ucunda ABD merkezli bir mimarlık firması olan Clouds Architecture Office, gökdelen inşasında çıtayı en üst seviyeye çıkaracak son derece sıra dışı bir proje üzerinde çalışıyor.
ABD menşeili Clouds Architecture adlı mimarlık firmasının tasarladığı gökdelenlerin, Dünya yüzeyinden yaklaşık 50 bin kilometre yukarıdaki bir asteoride (göktaşına) bağlanması ve aşağı sarkıtılması amaçlanıyor.
Gelmiş Geçmiş En Uzun Bina Ünvanını Alabilir
Bahse konu yenilikçi gökdelen tamamlandığı an, gelmiş geçmiş en uzun bina ünvanını ele geçirecek.
Oldukça iddialı bir proje olarak son derece dikkat çeken ve Analemma Tower adı verilen gökdelen de lüks daireler, ofisler, bahçeler ve mağazalar yer alacak.
Ayrıca bu gökdelen, bir asteroide bağlı olduğu için Dünyanın çevresini her gün dolaşma şansına sahip olacak. New York ve Dubai gibi dünyanın önde gelen ve fantastik şehirlerinde mola verecek. İnsanların, binaya ulaşabilmeleri için özel helikopterler kullanmaları gerekecek.
Mimarlık firması, bu fütüristik ve özel tasarım üzerinde ilk olarak 2018 yılı içerisinde çalışmaya başlasa da şu anda inşaat için gerekli teknolojiler maalesef henüz hayata geçirilmedi.
Binanın yapılabilmesi için, öncelikle bilim insanlarının Dünya yakınlarındaki gök cisimlerini takip etmesi, yakalaması ve önceden belirlenen bir yörüngeye oturtması gerekiyor.
Binanın atmosferik basınç ve sıcaklıkta yaşanabilecek ani değişikliklere direnebilmesi için farklı boyut ve şekillerde pencerelere sahip olması planlanıyor. Bunlara dairesel lombozlar ve panoramik pencereler de dahil edilecek.
Fikrin tasarımcısı mimarlar, “Analemma Tower, dünyanın bugüne kadarki en yüksek binasını inşa etmek için bir öneri” ifadelerini kullanıyor.
Konu hakkında açıklama da bulunan tasarımcılar gezegensel tasarım düşüncesinin gücünden, aşırı yükseklik, inzivaya çekilme şehir hayatının keşmekeşliğinden kurtulma ve sürekli hareketli olma arzusundan feyz aldıklarını belirttiler.
Tasarımcılar, binanın sürdürülebilir ve yenilenebilir enerjiden de faydalanabileceğine inanıyor. Şirketin internet (web) sitesinde yer alan açıklamada, “Analemma Tower, enerjisini uzay tabanlı güneş panellerinden alacak” ifadesi yer alıyor.
Dünya’nın yoğun ve düzenli olmayan atmosferinin üzerinde kurulacak bu paneller, geleneksel fotovoltaik (güneş panelleriyle elektrik elde etme yöntemi) kurulumlarından daha yüksek bir verimlilikle çalışacak çünkü bu paneller sürekli güneş ışığına maruz kalacak.
Firmaya göre bulutlardan ve yağmur suyundan elde edilen su ise yarı kapalı bir döngü sisteminde filtrelenecek ve geri dönüştürülerek kullanılabilecek.
Öte yandan firma, NASA’nın ve Avrupa Uzay Ajansı’nın çalışmalarının bu projeyi kısa sürede gerçek kılabileceğine inanıyor.
Firmanın açıklamasında, “Asteroitleri manipüle etmek artık bilim kurgudan ya da bir bilim kurgu filminden ibaret değil” denildi.
2015 yılında Avrupa Uzay Ajansı, Rosetta misyonuyla bir kuyruklu yıldıza ulaşmanın artık mümkün olduğunu ispatlayarak asteroit madenciliği için yeni bir yatırım furyası başlattı. NASA da 2021 yılı içerisinde asteroitleri yakalama ve asteroitlerin yerini değiştirmenin mümkün olduğunu kanıtlamayı amaçlayan çalışmalar yaptı.
Benzer İçerik: https://www.insaatim.com/norvecli-sirket-sayesinde-ucan-binalar-gokyuzunu-kaplayacak-106714/
Alıntı: https://www.webtekno.com/dunyanin-ilk-ucan-gokdeleni-analemma-tower-video-h123426.html