Dünyaca ünlü mimari yapıların yapım aşamaları
Bu yazımızda sizleri sahip olduğu farklı mimari yapılarıyla herkesin ilgisini çeken 10 meşhur yapının geçmişine doğru kısa bir yolculuğa çıkartıyoruz…
İnsanların görmek için büyük bütçeler ayırdığı, hatta ve hatta kilometrelerce mesafe katettiği sahip olduğu mimari özellikleriyle herkesi hayrete düşüren dünyaca ünlü yapıların arkasında büyük mühendislik ve mimarlık becerisi yatmaktadır.
Düşünsel ve fikirsel zenginliğin, yoğun ve titiz çalışmanın bir sonucu olan ve bulunduğu bölgeyle özdeşleşen bu ünlü yapılar gerek maziye gerekse de günümüze ait muhteşem hikâyeleri de içerisinde barındırıyor.
Yapım süreçlerinde pekçok zorlu engelle karşılaşılan bu yapıların son hallerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Peki ama ya bu ünlü mimari yapılar yapım evresinde nasıl görünüyorlardı?
1-) Çelik ve Demirin Muhteşem Uyumuyla Yapılmış Bir Dev, Eyfel Kulesi
Dünyanın en ünlü yapılarından olan Eyfel Kulesi Paris’in hatta ve hatta tüm Fransa’nın en önemli sembolü konumundadır. Eyfel Kulesi tamamlandığında “Dünyanın En Yüksek Yapısı” ünvanının sahibiydi.
Fransa’da 1889 yılında gerçekleştirilen ve o dönemlerde büyük bir prestije sahip olan Dünya Fuarı’nın giriş kapısı şeklinde inşa edilen ve Fransız ve dünya tarihinde büyük öneme sahip olan Fransız Devrimi’nin 100. yılına ithafen yapılan bu yapı, ismini kuleyi inşa ettiren Fransız mühendis Gustave Eiffel’den almaktadır.
Ancak kulenin mimarı Gustave Eiffel değildir. İsviçreli Maurice Koechlin’in verdiği sipariş üzerine kuleyi tasarlayan Stephen Sauvestre’dir. Kulenin yapımında toplam da 150 ile 300 arasında işçi çalışmıştır. Resmi verilere göre kulenin yapım sürecinde yalnızca 1 işçi hayatını kaybetmiştir. Kule, son derece geniş güvenlik önlemleri eşliğinde o dönemin en ileri teknolojisi kullanılarak yapılmıştır.
2-) New York’un Sembolü Özgürlük Heykeli
Amerika Birleşik Devletleri’nin ve dünyaca ünlü New York şehrinin sembolik yapılarından biri olan Özgürlük Anıtı Fransız heykeltıraş Frédéric Auguste Bartholdi tarafından tasarlandı ve 1886 yılında Fransa’da yapıldı.
Daha sonra Özgürlük Heykeli pekçok parçaya ayrılarak Amerika’ya gemi yoluyla nakledildi. Toplam da 46 metre yükseliğe sahip Özgürlük Anıtı, 28 Ekim 1886 tarihinde büyük bir törenle açıldı. Özgürlük Heykelinin inşaatı için gerekli olan iskelet Fransız mühendis Gustave Eiffel tarafından tasarlandı.
Heykelin yapımında Osmanlı İmparatorluğu’nun para yardımında bulunup bulunmadığı, yapımında yer alıp almadığı ise hala tarihçiler tarafından tartışılmaktadır.
3-) Dünyanın En Yüksek Binalarından Burj Khalifa
Dubai’nin en ünlü yapısı haline gelen Burj Khalifa’nın inşaatına 2004 yılı içerisinde başlandı ve yapım süreci yaklaşık 6 yıl sürdü. Toplam 828 metre yüksekliğe sahip binanın yapımında farklı ülkelerden yaklaşık 12.000 adet işçi çalıştı.
Burj Khalifa, Amerika Birleşik Devletleri’nin Chicago şehrindeki Sears Tower’ı tasarlayan Skidmore, Owings & Merrill firmasından Adrian Smith önderliğindeki bir ekip tarafından tasarlandı.
Sahip olduğu inanılmaz yüksekliğinin yanı sıra binanın en önemli ve en farklı özelliği, 150 katlık betonarme kütle üzerine çelik konstrüksiyonla devam edilen ilk bina ünvanının sahibi olmasıdır.
4-) Çernobil Nükleer Santralinin Üzerini Kapatan Çelik Kalkan
Dünya tarihinin en büyük trajedilerinden birinin yaşanmasına sebebiyet veren Çernobil Nükleer Santrali Ukrayna’nın Kiev şehrine yaklaşık 130 km uzaklıkta bulunan ve RMBK-1000 tipi 4 nükleer reaktöre sahip bir santraldir. 1986 yılında meydana gelen patlama sonucu oluşan radyoaktif sızıntı başta ülkemiz olmak üzere pekçok ülkeyi olumsuz etkilemiştir.
Bu sızıntı ilk meydana geldiği dönem de oldukça geniş bir alana etki etmiş ilerliyen yıllarda etkisini azaltsa da tam anlamıyla asla yok olmamıştır. Sızıntının gerçekleştiği reaktörü örtecek devasa bir kalkan işte tam bu sebeple tasarlanmıştır.
2010 yılı içerisinde yapımına başlanan ve 2019 yılı içerisinde yapımı tamamlanan çelik kalkan, toplam da 110 metre yüksekliğe ve 165 metre uzunluğa sahiptir.
5-) Hollywood’un Vazgeçilmezi Golden Gate Köprüsü
San Francisco Körfezi üzerinde yer alan ve San Francisco şehri ile Marin County’yi birbirine bağlayan Hollywood filmlerinin vazgeçilmezi olan Golden Gate Köprüsü, dünyadaki en uzun 19. asma köprüsü ünvanının sahibidir.
İnşasına 1938 yılı içerisinde başlanan köprünün yapımı tam 4 yıl sürmüştür. Bu meşhur köprü, mühendis Joseph Strauss tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiştir. Döneminin sahip olduğu mühendislik imkanları göz önünde bulundurulduğunda yapılması, mühendislik açısından büyük bir başarı olarak görülen köprününün inşasında 11 işçi hayatını kaybetmiştir. Bu sayı, günümüzün iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarınca köprünün yapıldığı dönemin iş güvenliği standartları içerisinde düşük bir rakam olarak kabul edilmektedir.
Köprünün toplam uzunluğu 2.73 km olup, iki ayak arasındaki mesafe ise 1.28 km’dir. Golden Gate Köprüsü’nün yüksekliği ise 235 metredir.
6-) Sıradışı Mimarisiyle Sidney Opera Binası
Avustralya’nın Sidney şehrinde modern dünyanın en tanındık kültür sanat merkezlerinden biri olarak kabul gören Sidney Opera Binası’nın inşasına 1957 yılında başladı ve 1973 yılında tamamlandı.
Mimari açıdan son derece özgün ve farklı kabul edilen Sidney Opera Binası’nın çatısı, binayı özel kılan etmenlerin başında yer alıyor.
Danimarkalı mimar Jørn Utzon’un projesi, uluslararası bir mimari yarışmada sanatseverlerin tüm dikkatlerini üzerinde toplamayı başararak yarışmayı kazanan proje olmuştur. Yapımı sırasında mali açıdan yaşanan sıkıntılar planda bazı değişikliklere sebep olsa da Opera binası, mimarlık camiasından büyük beğeni toplamıştır.
7-) Mühendisliğin Zirvesi Tower Bridge
Thames Nehri üzerinde bulunan Tower Bridge, Kraliçe Victoria döneminde yapıldı ve Londra’nın kısa sürede simgesi haline gelmeyi başardı.
1886 yılında yapımına başlanan köprü, 1894 yılı içerisinde tamamlandı. Mühendis Horace Jones ve mimar John Wolfe-Barry tarafından tasarımı yapılan köprünün ağırlığı yaklaşık olarak 11.000 ton civarındadır.
1800’lü yılların son çeyreğinde Londra’nın iki yakasındaki trafiği birleştirecek bir köprüye gereksinim gittikçe artmaktaydı. Ancak o dönemlerde yapılması düşünülen köprünün Londra Köprüsü ile Londra Kulesi arasında limana erişimi engelleyeceği düşünüldüğünden bir türlü köprü inşaatına başlanılamıyordu. Bu soruna harika bir çözüm bulundu: bu çözüm açılır-kapanır bir köprü inşa etmek. İşte köprüyü değerli ve özel kılan ise köprünün bu özelliğidir.
8 -) Rio’nun Dini Sembolü Kurtarıcı İsa Heykeli
Kurtarıcı İsa Heykeli, Brezilya’nın karnavallarıyla meşhur Rio de Janeiro şehrinde Corcovado Dağı üzerinde yer alan devasa büyüklükte bir heykeldir.
Heykelin tasarımını mühendis Heitor da Silva Costa ve sanatçı Carlos Oswald yaparken Fransız heykeltıraş Paul Landowski ise heykelin kendisini oluşturdu. Yapım aşamasında siyasi ve dini pekçok problemle karşılaşan heykel, şimdilerde milyonlarca turist tarafından ziyaret için özellikle tercih ediliyor.
Toplam da 710 metre yüksekliğe sahip olan bu heykel, 7 Temmuz 2007 tarihinde Dünyanın Yeni Yedi Harikası’ndan biri olarak literatüre girdi.
9-) Tamamlanamayan Kilise Sagrada Familia
Halk arasında tamamlanamayan kilise olarak bilinen bu binanın 1882 yılından beri yapım süreci devam etmektedir.
İspanya’nın Barselona şehrinin en meşhur simgelerinden biri olan bu kilise mimar Antoni Gaudi tarafından tasarlandı. Mali zorluklar, siyasi anlaşmazlıklar, iç savaş ve Gaudi’nin tranvay kazası neticesindeki vefatı kilisenin yapım sürecinin devam etmesini zorlaştırdı.
Gaudi’nin sahip olduğu karmaşık mimari tarzından ve eski dönemden kalma bir proje olması hasebiyle günümüz teknolojisine entegrasyonu oldukça zor olmaktadır. Son yıllarda La Sagrada Familia’nın yapım sürecinin hızlanması ile yapının 2026-2028 yılları arasında tamamlanması amaçlanıyor.
10-) Devasa Büyüklükteki Kemer Gateway Aarch
Amerika Birleşik Devletleri’nin ortabatısında bulunan Missouri eyaletinin St. Louis şehrinde bulunan anıt kemer, sahip olduğu 192 metre yüksekliğiyle Amerika’da insanlar tarafından inşa edilmiş en yüksek anıt ünvanının sahibidir.
Mimar Eero Saarinen ve mühendis Hannskarl Bandel tarafından 1947 yılı içerisinde tasarlandı fakat inşaatına ancak 16 yıl sonra 1963 yılında başlanıp 2 yıl içerisinde bitirildi. Tamamlanmasından tam 3 yıl sonra ise açılışı yapıldı.
Gateway Aarch, kemer şeklindeki mimari tasarımından ötürü zorlu bir inşaat sürecinden geçse de resmi verilere göre hayatını kaybeden hiçbir işçi olmadı.
NOT: Bu yazımızda yapım aşamasına dair görselleri olan yapılar siz kıymetli okuyucularımızla paylaşılmıştır. Yapım aşamasından görüntüleri bulunmayan diğer ünlü yapılar bu yüzden bu yazımızda yer almamıştır.